Vâlide Sultan


Aziz Dost!
Onları esirgeyerek tevâzu kanadını ger ve de ki: “Rabbim, onlar beni küçüklüğümde nasıl yetiştirdilerse, Sen de onlara öylece merhamet et. [İsrâ, 17]

Hak emri vâki olmadan
Kokun sinsin yüreğime
Firakın vakti gelmeden
Özlediğim sensin anne

Ana başa taç imiş, her derde ilaç imiş
Bir evlad kuş olsa da, anaya muhtaç imiş

Hani Hz. Enes (ra) tarafından rivayet edilen bir hadisi şerif vardır: Adamın biri Peygamber Efendimize (s.a.v) gelerek: “Ben cihâda çıkmak istiyorum. Fakat gücüm yetmiyor” der. Peygamber Efenimiz (s.a.v): “anne ve babandan hayatta kalan var mı?” diye sorar. Adam: “Evet, annem sağdır” cevabına karşın Peygamber Efendimiz (s.a.v):

– “Git annene hizmet et ve onun gönlünü al. Böyle yaparsan, hem hac, hem umre, hem de cihâd sevabını kazanmış olursun.” Buyurur…

Aşk yolunun uluları anne hakkına o derece riayet etmişler ki Kutb-u Rabbani Muhammed Bahaeddin Nakşibend (ks) hazretlerinin şöyle bir vasiyetleri varmış. Buyurmuşlar ki: – Benim kabrimi ziyaret etmek isteyenler, evvela annemin kabrini ziyaret etsinler, sonra da benimkini…

Ve daha niceleri amma fazla söze ne hacet …
Şimdi bizler de Harem-i pakinden ayrılıp Ankara’ya valide sultanın devam eden kanser tedavisine refakat etmeye hazırlanıyoruz…

Siz güzelim canlardan da “hastalıktan iz bırakmayak misilsiz şifalar, hayırlı acil devalar” mealinde dualar bekleriz efendim… Şafi-i Hakîki hiç görmemişe döndürsün!

Ben yürürüm yane yane
Aşk boyadı beni kane
Ne âkilem ne divâne
Gel gör beni aşk neyledi
Derde giriftâr eyledi
[259. Mestmp3]


Ey sevgili, sen ab-ı hayatsın, sen manalar denizisin; biz susamışlar sana geldik, bize su ver! Ey can deryası, bizim balık gibi olan canlarımız seni istiyor. Denizden ayrı düşen balık yaşayabilir mi? Bize acı, bizi suya kandır! Biz, ayrılık yollarına düştük, çok sıkıntılara katlandık, sonunda sana kavuştuk, yol armağanı olarak sana zavallılığımızı, acizliğimizi getirdik, biz susuzuz bize su ver! Aşk yolunda zavallı akıl, şüphelere, vesveselere düştü. Sen şüpheleri giderensin bize su ver, bizi kurtar! Aklı yarım olan, senin aşkınla ne yapar? Seni gereği gibi sevmemiz için o aklı da bizden al! Çünkü sen, akıllıları aciz bırakansın, bize su ver! Bizim aşk susuzluğumuzu gider.

 

Muhabbet-i Ehli beyt-i Mustafa üzerlerimize sâyebân,
Vakt-i şerif, sebeb-i gufran, aleme bayram olan Cuma,
ömür ve şahsiyetlerimiz, ahir ve akibet,
zahir ve batınlarımız hayrola,
Aşk ola, aşk ile dola, Aşkullah,
Muhabbettullah, Marifetullah,
Şevkullah ve Zikrullah gönüllere nakşola erenler

Umalım ki Mevlam söylediklerimizi önce bize duyursun,
sonra ihtiyacı olanlara tesir buyursun. . .

Sözü çok olanın, yalanı dahi çok olur imiş;
Yüksek müsaadelerinizle

Mevlam ateş-i aşkınızı ziyâde eylesin
Gam ve telaş sizlerden uzak olsun da
huzur bulasınız efendim

HAMİŞ:
Her gün bir yerden göçmek ne iyi
Her gün bir yere konmak ne güzel
Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş
Dünle beraber gitti cancağızım
Ne kadar söz varsa düne ait
Şimdi yeni şeyler söylemek lazım



Hazret-i Pirîn bu nutku şerifini Valide sultan’da çok severdi ama “bulanmadan, donmadan akmak” kısmına katılmazdı. “Yeryüzünün bütün akan suları bulanır, geçtiği yerlerin kiri, pası, çamuru suyun saydanlığını, berraklığını bozar… Kış güçlüyse, su donar. Önemli olan bulanmamak donmamak değil, akmaktır. Su akabildiği sürece, yeniden temizlenmek, dondurucu soğuktan kurtulmak umudu vardır. Kimse saf, kimse masum değildir. Yaşayan kirlenir; önemli olan “saf ve duru olmayı” yaşamın amacı haline getirmektir. Aslolan hayatın kendisidir. Hayatta olduğun sürece saf olmak, duru kalmak umudu da vardır.

Babam bu düşünceye karşı çıkmıştı: “Suyun özü temizdir” demişti, “insanın özü” de. Önemli olan bunca kötülüğe, bunca zalimliğe, açgözlülüğe karşı özümüzü koruyabilmek. Dünyanın en zor işi bu. Gündelik hayat, acımasızlık çarkı üzerinde dönüyor. Bizi o masum özümüzden, “Ruh-u Rabbanî” den uzaklaştırmak için hayat birbirinden parıltılı ilişkiler sunuyor: yalanla, sahtekârlıkla, bencillikle cilalanmış ilişkiler… Nefsimizin iştahını kabartacak renkli oyuncaklar. Ruhumuzu köle edip aklımızı bedenimizin emrine sokmak için… İşte buna karşı uyarıyor bizleri Hazreti Pîr ve kirlenmemiş olana, bulanmayana, donmayana övgüyle düzüyor..


Tartışma uzlaşma olmadan sona ermişti. Fakir, kime hak verdiğini de bu şiiri neden şimdi buraya yazdığını da hatırlamıyor ama o günden sonra bu şiir hep aklında kalmıştır…

Reklam

13 thoughts on “Vâlide Sultan

  1. Günlerin en güzeli Cuma gününden kurtların, kuşların bile selam verdiği bir günden selam olsun. Hamiş kısmı yeni eklenmiş . 🙂
    “önemli olan ”saf ve duru olmayı” yaşamın amacı haline getirmektir. ”
    Katılmamak elde değil. Anneniz Valide Sultanınıza geçmiş olsun.Melekler yardımcısı olsun. Umarım sağlığı iyidir.

    Her derd ki var devâsı vardır

    Her hasta ki var şifası vardır

    Bu sözleri Şeyh Galip’e yazdıranın vardır bildiği der ve susarım.

  2. Sözün bittiği anlardır hayatı zor kılan, neyse ki niyazlar var geri dönmeyeceği bilinen O RAHMET KAPISINDAN…

  3. BURAYA YAZMADIK AMA..İÇİMİZDEN ÇOK DUA ETTİK …SİZİ YETİŞTİREN BÜYÜTEN O MÜBAREĞE ve HASTA OLAN TÜM ANALARA RABBIM ŞİFA VERSİN….AMİNNNN…

  4. “Peygamber, müminlere canlarından daha evladır. Peygamber hanımları müminlerin anneleridirler…” (Ahzab, 33/ 6)
    “Tâhire”ve “Kübrâ”Hz. Hatice (ra) annemizin
    “Hümeyra”Hz. Aişe (ra) annemizin
    Hz. Sevde (ra) annemizin
    Hz. Hafsa (ra) annemizin
    Hz. Zeynep b. Huzeyme (ra) annemizin
    Hz. Ümmü Seleme (ra) annemizin
    Hz. Zeynep b. Cahş (ra) annemizin
    Hz. Cüveyriye (ra) annemizin
    Hz. Safiyye (ra)annemizin
    Hz. Ümmü Habibe (ra) annemizin
    Hz. Mariye (ra) annemizin
    Hz. Meymune (ra) annemizin
    Hz. Reyhane (ra)annemizin
    hürmetine RABBİM bütün annelerimize şifa derman hayır nur bereket sabır ver ve
    Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem :”Size nimetlerinden bahşettiği için Allah’ı seviniz; Allah sevgisiyle Beni seviniz ve Benim sevgimle Ehl-i Beytimi seviniz”.
    Afra Hatun (r.a),
    Aişe Binti Sa’d (r.a),
    Cemile Binti Sâbit (r.a),
    Cemile Binti Übey İbni Selül (r.a),
    Âtike Binti Zeyd (ra),
    Dürre Bint-i Ebi Leheb(ra),
    Esma Bint-i Amr (ra),
    Esma Bint-i Umeys (ra),
    Esma Binti Yezid (ra),
    Fatima Bin Esed(ra),
    Fatime Binti Hattab (ra),
    Fatime Binti Kays (ra),
    Fatıma Binti Yeman (ra),
    Habibe Binti Cahş (ra),
    Habibe Binti Sehl (ra),
    Tümadır Binti Amr (ra),
    Ümmü Atıyye (ra),
    Ümmü Büceyd(ra),
    Ümmü Eymen (ra),
    Ümmü Fadl (ra),
    Ümmü Hâni (ra),
    Ümmü İshak Ganaviyye (ra),
    Ümmü Kühha(ra),
    Hazreti Fâtıma radıyallahu anhâ ,
    Hazreti Rukıyye radıyallahu anhâ,
    Ümmü Gülsüm radıyallahu anha,
    Hazret-i Zeyneb radıyallahu anhâ,
    Hazret-i Emame (r.a),
    Zeyneb binti Ali (r.a),
    Erva binti Abdülmuttalib (r.a),
    Hâlide Binti Esved (ra),
    Hazret-i Safiyye radıyallahu anhâ,
    Ümmü Haram binti Milhan radıyallahu anhâ,
    Hazret-i Halîme radıyallahu anhâ,
    Hind binti Amr radıyallahu anhâ,
    Hamne binti Cahş radıyallahu anhâ,
    Havle binti Hakîm radıyallahu anha,
    Havle binti Kays radıyallahu anhâ,
    Havle binti Sa’lebe radıyallahu anhâ,
    Havle binti Tüveyt radıyallahu anhâ,
    Hind binti Utbe radıyallahu anha,
    Huleyde binti Kays radıyallahu anhâ,
    Hazret-i Hünsâ (r.a.),
    Leylâ binti Ebî Hasme radıyallahu anhâ,
    Kayle binti Mahreme radıyallahu anha,
    Rubeyyi binti Muavviz radıyallahu anhâ,
    Seffâne binti Hâtim radıyallahu anhâ,
    Hazret-i Sümeyye radıyallahu anhâ,
    Sümeyra binti Kays radıyallahu anha,
    Şeyma binti Hâris radıyallahu anhâ,
    Şifâ binti Abdullah radıyallahu anhâ,
    Ümmü Şerîk radıyallahu anha,
    Ümmü Gülsüm binti Ukbe radıyallahu anha,
    Ümmü Hakîm binti Hâris radıyallahu anhâ,
    Ümmü Mâbed radıyallahu anhâ,
    Ümmü Râfi Selmâ (r.a),
    Ümmü Rumân radıyallahu anhâ,
    Ümmü Süleym (r.anhâ),
    Ümmü Umâre radıyallahu anhâ,
    Ümmü Mübeşşir radıyallahu anha,
    Ümmü Varaka radıyallahu anha,
    Ümmü Zer Gıfariyye radıyallahu anhâ ,
    Ümmü Züfer radıyallahu anha,
    Ümmü’d-Derdâ radıyallahu anhâ,
    Hazreti Zinnîre radıyallahu anhâ,
    daha adını bilmediğimiz bütün aşıklarının hürmetine annelerimize şifa ver RABBİM onlardan Razı ol RABBİM ,mübarek annelerimizi başımızdan eksik etme Ya Rabbi,Rabbim şükür sonsuz defa şükür anne kucağı nedir bildik ,cümlemizi Rabbim sevdiği annelerin şefaatlerine mazhar eylesin

  5. Allah acil şifalar versin. Dualarımız her zaman ki gibi yine sizinle ve anneniz hanımefendi ile. Güzel haberlerinizi bekleriz.

  6. Şuara Suresi:

    69. Onlara İbrahim’in haberini de aktar-oku:

    70. Hani, babasına ve kavmine: “Siz neye kulluk ediyorsunuz?” demişti.

    71.- Demişlerdi ki: “Putlara tapıyoruz, bunun için sürekli onların önünde bel büküp eğiliyoruz.”

    72- Dedi ki: “Peki, dua ettiğiniz zaman onlar sizi işitiyorlar mı?”

    73- “Ya da size bir yararları veya zararları dokunuyor mu?”

    74- “Hayır” dediler. “Biz atalarımızı böyle yaparlarken bulduk.”

    75- (İbrahim) Dedi ki: “Şimdi, neye tapmakta olduğunuzu gördünüz mü?”

    76- “Hem siz, hem de eski atalarınız?”

    77- “İşte bunlar, gerçekten benim düşmanımdır; yalnızca alemlerin Rabbi hariç”

    78- “Ki beni yaratan ve bana hidayet veren O’dur;”

    79- “Bana yediren ve içiren O’dur;”

    80- “Hastalandığım zaman bana şifa veren O’dur;”

    81- “Beni öldürecek, sonra diriltecek olan da O’dur,”

    Sebepleri yaratan, Müsebbib’ül esbâb, Allah Teâlâ’dır. Bu sebepleri keşfedip tedavi olmayı öğreten yine O’dur. EŞ-ŞAFİ ismi celalinin yüzü suyu hürmetine acil şifalar nasip olsun inşallah.

Söyleyecek sözüm var...

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.