Hâfızın ölümü


Aldanma Gönül,
Her can ölümü tadacaktır sonra bize döndürüleceksiniz. [Ankebût, 57]

Her cana ki ölümü takdir etmiştir Ezel,
Hakk’ın sevdası ile ölüvermek ne güzel!

Kalbim yine üzgün seni andım da derinden;
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden!
Üzgün ve kırılmış gibi en ince yerinden,
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden!
Senden boşalan bağrıma gözyaşları dolmuş!
Gördüm ki yazın bastığımız otlar solmuş.
Son demde bu mevsim gibi benzimde kül olmuş.
Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden!

“Hafıza-i beşer nisyan ile malûldür.” demişler. İnsan bu, unutmak (bir haliyle alışmak) hastalığı ile eksik ve yaralı… Bu yüzdendir ki her dâim bir hatırlatıcıya, bir uyarıcıya muhtaç… Her gün gelip giden gündüz gece, her yıl değişen mevsimler, sonbahar ve kış ile ölümü, bahar ve yaz suretinde öldükten sonra dirilmeyi çağrıştıran ve hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayan insana “ölüm var!” dedirten fırsatlardır.

Bitmez gibi bir zevk verirken beste
Bir tel kopar âheng ebediyyen kesilir

Oysa her gün karşılaştığımız “vefat haberleri” bizlere nebevî bir ifade ile “ölümün ne güzel bir öğüt” olduğunu haykırır durur.

Her fâninin ölümü bir yaprak gibi kopmakta ömrümüzden, hazan mevsiminde kayıtsızca düşen yaprakların kime ne minneti olabilir… Hani insan hiç ummadığı bir anda bir haberle sarsılır ya bir haberle dünyayla olan bağınız kökünden kesiliverir…

İşte öyle oldu erenlerim, göçtü canlar, Hafız Yahya Soyyiğit Hakka yürüdü…

Hamele-i Kur’an, bestekâr, kasidehân, neyzen, Türk Tasavvuf Musikisinde bir gonca gül, bir güzel insan Yahya Soyyiğit (1965 Trabzon-24.10.2010 İstanbul) şimdi Ümraniye Kocatepe’de hayat-ı maneviyyesi ile zinde, O’ndan bir nevâ bekleyenler için ise hamûş oldu erenlerim…

40 yaşında nâsib olan hac farizasının akabinde zuhûr eden beyin kanseri neticesinde “yâr ile vuslat eyleyen” İstanbul Tarihi Türk Musikisi Topluluğu hanendelerinden El-Hacc Hafız Yahya Soyyiğit üstadı dosta doğru uğurladık.

Kendileri, kelâma sığmayan hâl ehli, Ademoğlu Adem bir Melâmi dervişi idi. Cenab-ı Allah’ın Hz. Davud’a verdiği ses, Hz. Yusuf’a verdiği güzellik, Hz. Eyyüb’e verdiği sabır O’na da verilmişti. Kelam-ı Hakla sohbet eder kelamı Hak’dan dinlerdi.

Bu kadar güzelliklerin içinde en çok da tevazusuna hayran olduğum üstadım, ahirette de ne olursun bizi de “ihvân-ı bâ safâ kardeşler” safına alıver…

Aah erenlerim, lezzet o dur ki tatmayan bilmez. Kalplerin lezzeti, üns ve ülfet oluklarından akan feyizli seslerdir, hele bir kulak verin Hazretim Hasan Fehmî Efendi divanından ne söyler:

Firkatin nârıyla yandım Yâ Resullah medet
Vuslatın aşkıyla doldum Yâ Resullah medet
Nice takat getirir ol dil senin medhin duyar
Yandı gönlüm külhan oldu Yâ Resullah medet
Rûz û şeb ağlar dururum çağırırım el-amân
Bâb-ı lütfundan kerem kıl Yâ Resullah medet
Derd senin dermân senindir yoluna bunca gedâ
Onun için can verirler Yâ Resullah medet
“Men Reani” sırrına vakıf oluptur âşıkân
Cümlenin murâdı sensin Yâ Resullah medet

Nefsimin kesret-i cürmünden yüzüm daim siyah
Günbegün artmakta isyan Yâ Resullah medet
Bin hayâ ile kapında TÂLİBÎ şefkat umar
Eyle ihsân kıl şefaât Yâ Resullah medet [261. Mestmp3]

Aşkı cemâl, cemâli nur oldu, nur ile bir oldu, seven sevdiğine perdesiz kavuştu… Geride bıraktığı gözü yaşlı sevdiklerine ise “Seven, sevilen ve sevgi bir oluncaya dek aşk olsun” niyazı kaldı.

Halini sorduğumuzda buyurduğu: “Alvarlı Efe Hazretleri : “Sabır kıl her belaya, rahmet-i Rahman’ı incitme.” diyor. Her belaya sabret, Allah’ı incitme. Demek ki belalar, Allah’ın ehl-i tevhid’e bir imtihanıdır. Eğer sabretmezse, isyan ederse, bu bela nerden geldi, beni mi buldu, ben böyle mi olacaktım derse Rahmet-i Rahman’ı incitirsin diyor. Ehl-i Tevhid “la faile illallah” der. Her fiilin sahibi Allah olursa rahat eder ehl-i tevhid. Bu demek değil ki “Nasıl olsa her fiilin sahibi Allah, o zaman boş ver, aldırış etme!”. Ehl-i Tevhid günün şartlarına göre bu ezalar ve cefalar karşısında ne yapılması gerekiyorsa yapacak ama feryâd etmeyecek, isyan etmeyecek… Rabbim bütün dostlarımızı, kardeşlerimizi, nefsin şerrinden muhafaza eylesin. Hastalıklardan muhafaza eylesin. Hastalık derken hem maddi hastalık, hem de görünmeyen ve esas hastalık olan nefs hastalığından, gaflet hastalığından muhafaza eylesin” satırlar, fakire O’ndan kalan son hatıra oldu…

Ömür tükendi, Yahya Soyyiğit, sabır, tevazu ve teslimiyet ufuklarında hoş bir sedâ bırakarak göçtü efendim…

Ömür tükendi ise Allah başka bir ömür verir. Geçici ömür kalmadıysa işte şuracıkta tükenmeyen, ölümsüz ömür. Aşk, hayat suyudur, bu suya dal! Bu denizin her damlasında başka bir hayat, başka bir ömür var… Ömrünün ölümle sona ereceğini sanma! Bedenin ölür ama sende bulunan gerçek ben “ilahî emanet” ölmez. Çünkü sen Hakk’ın sıfatlarında yaratılmışsın. Allah’a ne son vardır ne de sınır. Ecel, kafesi kırar ama kuşu incitmez. Ecel nerede, ebedî kuşun kanadı nerede? [Hz. Pir Mevlana]

Rabbimiz bizleri de kâinâtı ilâhî muhabbet gözlüğüyle temâşâ eden “ölmeden evvel ölünüz” sırrına ererek hakîkat âlemine uyanan bahtiyâr kullarından eylesin!

Ortada ölüm konuşurken fazla söze ne hacet…
Söze yakışan da ağızların tadını kaçıran ölümü dinleyip sükût libasına bürünmek değil mi?


Muhabbet-i Ehli beyt-i Mustafa üzerlerimize sâyebân,
Vakt-i şerif, sebeb-i gufran, aleme bayram olan Cuma,
üzerimize gölgesi düşen farizayı Hac,
ömür ve şahsiyetlerimiz, ahir ve akibet,
zahir ve batınlarımız hayrola,


Aşk ola, aşk ile dola, Aşkullah,
Muhabbettullah, Marifetullah,
Şevkullah ve Zikrullah gönüllere nakşola erenler

Umalım ki Mevlam söylediklerimizi önce bize duyursun,
sonra ihtiyacı olanlara tesir buyursun. . .

Sözü çok olanın, yalanı dahi çok olur imiş;
Yüksek müsaadelerinizle

Mevlam ateş-i aşkınızı ziyâde eylesin
Gam ve telaş sizlerden uzak olsun da
huzur bulasınız efendim

Reklam

15 thoughts on “Hâfızın ölümü

  1. uzun zamandir bir vefat haberine bu kadar uzuldugumu hatirlamiyorum ….hayir dualarimiz hep onunla olacak
    mekani cennet olsun…

  2. Ölmeden evvel ölüp kabre giren anlar bizi,
    Haşr olup haşr olmadan mahşer gören anlar bizi.

    Söylenen kuş dilidir, bilmeye irfan gerek,
    Tevhid-i Murg-ı zebandan ders alan anlar bizi.

    Hasan Fehmi Efendi

    15 Yıl evvel Bir konser sonrası tanıştığım, birçok zikir meclisinde beraber bulunduğum çok değerli büyüğümdü… Üzüntümüz büyük, Yüreğimiz kanıyor…

    Çektiğin acılar ahrette dereceni yükseltsin. Büyük bir imtihandan geçtin, Yevm-i kebirde bizleri de unutma…

  3. Hafız kardesime Allah rahmet eylesin.
    Damla ummana kavuşmuş,dost dostla buluşmuş,hasret bitmiş…rahmetliyi sevenler degerlisini sahibine yolculamış…kulagımda LEBBEYK ,ALLAHÜMME LEBBEYK..diyen sesi….
    Allah gani gani rahmet etsin.

  4. Hafız Yahya Soyyiğit , ruhu şad olsun.Bir insan bu kadar güzel mi anlatılırmış, sadece eserlerini bilirdim , keşke …. Kelimelerin bittiği an şu an . Mevsim sonbahardan kış mevsimine nasıl hızlı geçiş yaptı. Çok soğuk. Şair nasıl yazmış şiirinde:

    Neylersin ölüm herkesin başında,
    Uyudun uyanamadın olacak.
    Kim bilir nerde, nasıl, kaç yaşında
    Bir namazlık saltanatın olacak,
    Taht misâli o musalla taşında.

    Bir gün bizi de bulacak ama arkamızdan bir güzel eser bırakamadan.Mezar taşına yazılacak el fatiha . Ey Allah’ım ne makam bilirim ne de beste. Ömrüm geçti aheste aheste.
    “Söze yakışan da ağızların tadını kaçıran ölümü dinleyip sükût libasına bürünmek değil mi?”
    diye sormuşsunuz ama biz ölülerin arkasından konuşmayı çok seviyoruz.( aslında bizim geneleğimizde aramızdan sevdiğimiğimiz insanlar vefat edince kırk gün televizyon açılmaz, düğün yapılacaksa ertelenir, taziye ziyaretleri yapılırdı. Şimdi ise bir telefon ile kusura bakma çok yoğunum gelemiyorum, başınız sağolsun deniliyor.
    Ne acı!.. ) Onlar bizim tarihimiz, mirasımız. Şeyh Edebali’nin Osman bey’e nasihatı yıllardan beri konuşula konuşula ulaşmadı mı ? Ya Osmanlı Padişahlarından Yavuz Sultan Selim Han’ın padişah olmasına rağmen derviş gibi bir ömür sürmesi mi? Hz. Mevlana’nın bizlere bıraktığı hazine niteliğindeki eserleri nasıl öğrenecektik.
    Yürek acısı taze olunca aslında gönül dinlemiyor. Sükût libasına bürünmek kolay olmuyor malesef.

  5. ‎(hocam haddim olmayarak yazıyorum.hakkınızı helal edin..)
    bir sala duyulur minarelerden,ölen kimmiş hiç düşündün mü?ne garip bir haldir bilmem!üstümde ki bu ağırlıkta ne? yüzümdeki bu örtüde ne? göz kapaklarım niçin bu kadar ağır? ellerim neden hareketsiz? ayaklarım neden kıpırdamıyor?etrafımda niçin kimse konuşmuyor.eyyyy sevdiklerim dostlarım arkadaşlarım neredesiniz,niçin yoksunuz yanımda niçin konuşmuyorsunuz benimle tutsanıza elimden kaldırsanıza beni ayağa kimse yok muuuu?hala anlamdın mı ey ben ölen sensin sennn….
    KULUNA RABBİ YETMEZ Mİ?

  6. 24 Ekim 2010’da mâsiva perdesini aralayan Hafız Yahyâ Soyyiğit üstadın Âlem-i Âhiret’e Doğuşuna Tarihtir:

    Göçtü eyvâh şimdi cihandan Melâmî bendesi
    Bir mükemmel Hâfız-ı Kur’ân Melâmî bendesi

    Ömrünü sarf eylemişti Hakk kelâmın râhına
    Bülbül-i şeydâ-i gülistân Melâmî bendesi

    Ezber etti âyet-i Hakk’ı ser-â-ser sadrına
    Oldu bir mushaf-ı nûr-efşân Melâmî bendesi

    Dinleyenler fem-i hüsnünden sadâyı,görmedi
    Böyle bir kârî vü zâkirân Melâmî bendesi

    Tuttu kâmil dâmenin girdi sülûkun seyrine
    Şeyhi Ahmed,bende-i sultan Melâmî bendesi

    Ders alıp mürşid-i kâmil sohbetinden dem-be-dem
    Buldu tevhid sırrını ol ân Melâmî bendesi

    Pîr Muhammed Nûr’a âşık dervîş idi şüphesiz
    İsmi YAHYÂ , sahib-i irfân Melâmî bendesi

    Tavr-ı melâmetle sürdü bir kısa ömr ü hayat
    Genç iken kıldı canı kurbân Melâmî bendesi

    Gûş edince “İrcı’î” emrin o dem “Lebbeyk” dedi
    Oldu şimdi dâhil-i cinân Melâmî bendesi.

    “EL” varıp târih-i fevtin yazdı Mahvî şöylece
    “DOSTUNA DOST OLDU YAHYÂ CÂN MELÂMÎ BENDESİ”

    1431
    Abdullah AKIN

  7. Ey gönül kendini vezn etmeye kantar ara bul!
    Yürü git, kantarına hâlis olan a’yar ara bul!
    Ne kazandın şu fani âleme geleli?
    Ömrünü boşa geçirme zikr ile Allah’ı arabul

    Bu nefis seni bir gün dosta düşman edecek
    Yürü dil mülkine ehli kumandan arabul
    Saltanat mülkü konak bir gün elden gidecek
    Sana bakide ev yapacak mimar arabul

    Aldanma azizim şu dünyanın nakşına nakkaşına
    Hazreti âdem gibi girsen hezeran yaşına
    Akıbet sende bir gün gelirsin o musalla taşına
    Kapatırlar seni bir hâl-i haraba yalınız
    Ol karanlık geceler kendine bir yâr arabul

    Gel ey kardeş HAKKI bulayım dersen
    Bir Kâmil Mürşide varmayınca olmaz
    Rasülun cemalini göreyim dersen
    Bir Kâmil Mürşide varmayınca olmaz

    https://umutrehberi.wordpress.com/2010/01/25/ol-karanlik-geceler/

    Tevhidin özü budur, arşı kürsü durdurur.
    Âşık, mâşûk buldurur: Lâ ilâhe illâllah.
    Cennete dahil eder, içinden hüzün gider.
    Gönlünde zuhûr eder: Lâ ilâhe illâllah.
    Perde olmaz dünyası. aldatamaz ukbâsı.
    Sever kulu Mevlâsı: Lâ ilâhe illâllah.

    https://umutrehberi.wordpress.com/2010/05/21/cemaat-seni-cagiriyor/

    Can yine bülbül oldu
    Har açılıp gül oldu
    Göz kulak oldu her yer
    Her ne ki var olundu
    Ferhat bugün ben oldum
    Varlık dağını deldim
    ……….
    Niyazi der buradan
    Durma sana gel oldu

    https://umutrehberi.wordpress.com/2010/08/27/tasavvuf-vaktidir/

  8. “Sabır kıl her belaya, rahmet-i Rahman’ı incitme.”

    ALLAHIM her sabırsız anımız için ve acizliğimizden kendimizi bişey sanmışlığımızdan kaynaklı her tür halimiz için Senden af diliyor yine Sana sığınıyoruz,Sana sığınan gönüller ne mübarek Senin sevdiğin kullar ne narin ne güzel Rabbim her biri nur Senin sevdalılarının ;Nurundan Nurlar Sonsuz akacak olan Peygamberimiz sallallahu aleyhi vesellem sünnetlerinden ayırma Senin yolunda Sabit kıl cümlemizi her daim.

  9. Cuma günü zaten özel bir gündür. Cuma mektuplarıyla bu özelliği daha da arttı ve güzelleşti. Sizlerin ilminden aldığımız feyz ile bizlerinde kalbi yumuşadı. Sizlere çok teşekkür eder, hayırlı cumalar dilerim.

  10. Rabbim irademizi inayetsiz bilgimizi hikmetsiz vakitleri aşksız bırakmasın inşallah…
    Vakt-i şerif Cuma ömür ve şahsiyetlerimiz
    ahir ve akibet zahir ve batınlarımız hayrola

Söyleyecek sözüm var...

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.